LeGiLiMeNCy - RPG
Merhaba

Ateş Kadehine hoşgeldiniz. Burada birbirinden eğlenceli zaman geçirebilirsiniz. Bizim aramıza katılmanız için yapmanız gereken tek şey. Bir isim soyisimle üye olmak !!! Aramıza ve eğlenceli dünyamıza bekliyoruz...
LeGiLiMeNCy - RPG
Merhaba

Ateş Kadehine hoşgeldiniz. Burada birbirinden eğlenceli zaman geçirebilirsiniz. Bizim aramıza katılmanız için yapmanız gereken tek şey. Bir isim soyisimle üye olmak !!! Aramıza ve eğlenceli dünyamıza bekliyoruz...
LeGiLiMeNCy - RPG
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

LeGiLiMeNCy - RPG

Harry Potter & Hogwarts RPG
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Tyler'ın Odası

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Tyler Leon Kingsley
St. Mungo Genel Şifacısı
Tyler Leon Kingsley


Mesaj Sayısı : 97

Tyler'ın Odası Empty
MesajKonu: Tyler'ın Odası   Tyler'ın Odası Icon_minitimeSalı Eyl. 14, 2010 8:16 pm

Tyler'ın Odası 2349760240_0f22b4c89c
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Tyler Leon Kingsley
St. Mungo Genel Şifacısı
Tyler Leon Kingsley


Mesaj Sayısı : 97

Tyler'ın Odası Empty
MesajKonu: Geri: Tyler'ın Odası   Tyler'ın Odası Icon_minitimeSalı Eyl. 14, 2010 9:36 pm

Tyler Leon Kingsley’in sıradan bir sabahı… Nasıl geçer? Her sabah 6’da saatin laf anlamaz zırzırı ile uyanırsınız. Özel şifacınız ve ailenizden biri, bu genellikle babanız veya ablanız olurdu, merhemleri sürmek ve içmeniz gereken 8 ayrı iksiri içirmek için başınızdadır. Sanki bunları bir şifacı olan kendiniz de yapamazmışsınız gibi… Çünkü yapamazdınız! Kendinizde bile değilsinizdir çünkü o an; kalbiniz ölüm suskunluğuna gebedir; 3 santim altındaki mavi-siyah dağlanmış yara sizi ağrıdan felç etmiştir. Soluklarınız yavaş ve hırıltılı. İnlemiyorsunuz çünkü öyle bir haliniz bile yok.

Sabah ritüeli bittikten sonra yarım saat daha yatakta yatarsınız ve yaşamak için nedenlerinizi içinizden tekrarlarsınız. Bunu yapmazsanız, yaşamak sizin için çok saçmadır çünkü. Eğer biri ölmeyi hak ediyorsa o da sizsinizdir. Heyhat, burada ölüm olumlu bir şey…

Gün içinde iksirlerinizi aldıktan sonra ortalama 3 saat normal bir hayata sahip olursunuz; fiziksel açıdan… Bu üç saatin on dakikasını kahvaltıya ve diğer kalan zamanı da işinize ayırırsınız. Neden mi bu üç saatte çalışmaktan başka bir şey yapmazsınız? Çünkü size acıyarak bakanların bir de işe yaramaz olarak bakmasını istemezsiniz.

İşten çıktıktan sonra lanetli yaranızın sancısı kuvvetlenmediyse dışarıda birkaç kişisel işinizi halledebilirdiniz. Aslında sokakta gezmekten çok hoşlanmazdınız, çünkü genç yaşınıza rağmen bir bastonla gezmek zorundaydınız, ama uşağa ya da kardeşlerinize bana şunu alabilir misin diye sormayı kendinize konduramazdınız.

En fazla yarım saat sonra evde olurdunuz; gün sizi herkesten daha önce yorardı. Ağrınız kendisini yok saymanıza yavaş yavaş baş kaldırırken diğer iksirlerinizin aksine günde iki kere, birer doz alabildiğiniz ‘Tezkes:Acil’i kafanıza dikmek isterdiniz. Ancak saati beklemek zorundaydınız. Saat ilerleyebilirse şayet, her şey o ilerledikçe daha da zorlaşmaya başlardı…

Neden bastona gerek duyduğunuza gelince, bahsettiğim gibi kalbinizin altındaki o yara, normal bir yara değildir. Kara lanetin eseridir. Kara lanetle açılan yaralar tedavi edilemez ama etkileri yavaşlatılabilir. Yavaşlatmaya yarayan iksirler öyle kuvvetlidir ki ister istemez size derman olurken size başka ‘ufak’ dertler açabilirler. Size çıkan yılbaşı piyangosu, zamanla vücudunuzun dengesini kurmakta zorlanabileceğiniz… Yani, olayın özü şu; ‘bir gün yürüyemeyecek hale geleceksiniz.’

Ekleme: O raddeye gelene kadar zaten iksirler etkisini kaybetmiş hale geleceğinden dolayı öleceğinizden ötürü bunu çok da dert etmenize gerek yok.

Bu yüzden her sabah kendinize acımayı keserek ve tüm bu kısıtlarınıza rağmen hayata tutunmayı seçerek içinizden yaşamak için nedenlerinizi sıraladığınız o kutsal listenizi kendinize tekrarlarsınız…

Not: Üzgünüz bu listeniz özeldir...

-RP BİTTİ-
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Tyler Leon Kingsley
St. Mungo Genel Şifacısı
Tyler Leon Kingsley


Mesaj Sayısı : 97

Tyler'ın Odası Empty
MesajKonu: Geri: Tyler'ın Odası   Tyler'ın Odası Icon_minitimeCuma Ekim 15, 2010 9:15 pm

"Kale e5'e"

Siyah Fili ona bakarken o son anda vazgeçip siyah kaleyi ileri sürmüştü kendine karşı. Kendine kendine satranç oynamak o kadar da kötü sayılmazdı. Bir pazartesi gecesinde koca evde yalnızdı ama yalnızım demek istemiyordu bu durumu için. Yalnız değildi, sadece başına gelen şeyler onun kendisine karşı bir acıma duygusuna kapılmasını sağlıyordu. Sözcükler bilinç altından öyle çıkıyordu ama bu sözcüklerin doğru olduğunu göstermiyordu. Yalnız değildi, sadece ablası 'arkadaşlarıyla' buluşmaya gitmişti, babası çok mühim bir toplantıdaydı; gece geç saatlere kadar süreceğini önceden söylemişti, abisi işteydi ya da bilmiyordu; Trevor'un nerede olduğunu kim tam olarak bilebilirdi ki? Annesi zaten Hogwarts'taydı... Evde olma potansiyelindekilerin hali böyleydi yani.

İleriye sürdüğü siyah kalesinin pek de şansı olmadığını gördüğünde hamlelerinin aptallaşmaya başladığını anladı. Beyaz veziri tüm heybetiyle kılıcını düşmana indirmek için gerilmişti karanlığın bir neferi daha Tyler yüzünden kaybediliyordu!

"Vezir e- Ah..."

Beyaz vezir Tyler'a dönüp ne demek istiyorsun der gibi elini kolunu sallayıp anlamadığını anlatmaya çalışıyordu.

"Vezir e5'e"

Beyaz vezir kara kaleyi parçalarken Tyler koltuğunun gerisine yaslandı ve bir soluk aldı. İksiri içeli daha 2 saat olmuşken bu vuran sancıda neyin nesiydi? Gerçi kaç gündür direncinin çok da iyi olmadığını kendini çok koyverdiğini biliyordu. Daha çok çaba göstermeliydi onu unutmak için... Onu unutmalıydı! Onu kendi kısa hayat dramasından uzak tutmak için bunu yapmalıydı. Bu elindeyken bunu yapmalıydı.

Kapı tıklatılıp açıldı. Trevor'u görünce şaşırmıştı.

"Hey, daha saat sekiz buçuk! Bu sürprizinizi sevdim Kingsley!"
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Trevor Leon Kingsley
Seherbaz
Trevor Leon Kingsley


Mesaj Sayısı : 60

Tyler'ın Odası Empty
MesajKonu: Geri: Tyler'ın Odası   Tyler'ın Odası Icon_minitimeCuma Ekim 15, 2010 9:43 pm

Bir önceki gece başıma gelen harika olayın üzerimde bıraktığı etkiyle aptal aptal sırıtarak döndüm eve. Ortada kimseler yoktu. Doğruca odama gidip rutinimi tamamladım. Üzerimdekileri fırlatıp duşa girmek, ardından rahatlayarak kısa bir süre kendimi yatağıma atıp daha dingin bir adam haline gelmek. Bu kez ne yorgunluk ne de günün getirdiği gerginlik vardı üzerimde. Heyecanlıydım. Bir süre daha o film döndü zihnimde. Birileriyle paylaşmam gerektiğini biliyordum, yoksa patlayacaktım. Bu kişi ya Lilly olacaktı ya da Tyler. Tercihimi Ty'dan yana kullandım ve yerimden fırladığım gibi odasının kapısında bitiverdim. İçeriden gelen sesler uyumadığından emin olmamı sağladı. Ama son yılların getirdiği alışkanlıkla olabildiğince usul tıkladım kapısını.

Beni görünce yüzü aydınlandı. Merhaba dememe bile fırsat vermeden, "Hey, daha saat 8.30! Bu sürprizinizi sevdim Kingsley!" diye şaşkınlığını belli etti. İçeri girip yatağının yanındaki koltuğa kurulurken cevapladım: "Ben de öyle."

Nasıl olduğunu sormayı uzun zaman önce bırakmıştım. Bundan onun da sıkıldığından emindim. Yüzünden herşeyi anlayabiliyordum zaten. Bu yüzden keyfimizi kaçırmadan devam edecektim. "Düşünüyorum da düzenli saatlerde eve gelebileceğim bir işim olsaydı, beni gördüğüne yine bu kadar sevinir miydin?" Saçmalıyordum. Anlatacaklarımı onunla bir an önce paylaşmak için kıvranıyordum aynı zamanda. Yüzüme bakışından birşeyleri sezdiği belliydi. Sormasına izin verecektim.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Tyler Leon Kingsley
St. Mungo Genel Şifacısı
Tyler Leon Kingsley


Mesaj Sayısı : 97

Tyler'ın Odası Empty
MesajKonu: Geri: Tyler'ın Odası   Tyler'ın Odası Icon_minitimeCuma Ekim 15, 2010 10:19 pm

Abisi keyifliyse Tyler da keyifliydi o zaman! Onun eblek yüz ifadesinden bunun bir kızla ilgili olduğunu anlamak için müneccim olmaya gerek yoktu. İki kardeş birbirine kaşlarını çatıp bir süre sessizce baktılar sonra ikisi de kendini tutamayıp
gülmeye başladı.

"Sen onu bırak da söyle bakalım Kingsley! Bu hoş halini nasıl bir kıza borçluyuz?"

Hınzırlıkla parlayan çakır gözleriyle baktı abisine. Onun konuşmasını beklerken sancısının geçtiğini farketti. Trevor arkasına yaslanmış ona sırıtmaktan başka bir şey yapmıyordu.

"Konuşman için seni sarhoş etmem gerekiyorsa ahbap, ben varım!"

Tyler'ın gülümsemesi bir anlık sekteye uğradı ama iyi bir şekilde devam ettirdi. Kendisinin içemeyeceğini bile bile bunu istemeden ağzından kaçırmıştı. Sanki beraber içebilirlermiş gibi... İçerdi içmesine de sonrası biraz muallak olurdu. En iyi ihitmalle bir iki saat koma... Her neyse, üç senedir bu Tyler'a kesinlikle yasaktı. Kendi de biliyordu akollü içeceklerin iksir kullanırken alınmaması gerektiğini elbette. Ama tam damarlarında alkol akması gereken yıllarda bir aziz gibi ağzına damla içki koymamak! Bu dertlerinin en küçüğüydü heyhat! Bu kadar düşünmesi kendisine kızması için bir nedendi. Trevor'un bu lafı şaka olarak kabul ettiğini hatta hiç Tyler gibi gereksiz düşüncelere dalmadığını umdu.

"Buraya anlatmamak için geldiysen düello edebiliriz!"
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Trevor Leon Kingsley
Seherbaz
Trevor Leon Kingsley


Mesaj Sayısı : 60

Tyler'ın Odası Empty
MesajKonu: Geri: Tyler'ın Odası   Tyler'ın Odası Icon_minitimeC.tesi Ekim 16, 2010 6:17 pm

"Sen onu bırak da söyle bakalım Kingsley! Bu hoş halini nasıl bir kıza borçluyuz?"

Tam da tahmin ettiğim gibi, anlamıştı. Kendimi kıkırdamaktan alamadım. Ona da bulaştı. Sarhoş olmaktan bahsetmesi ikimizi de bir an incitmişti. Eskiden yani şu olay olmadan önce sık sık yapardık bunu. Neyse ki, buna takılmadan beni zorlamaya devam etti. Sonunda oturduğum yerde doğrulup cevapladım:
"Hayır, hayır. Buraya seninle konuşmak için geldim zaten."

Beni dinlemeye hazırlandığını görünce memnun olarak anlatmaya başladım:
" Geçen cumrtesi gecesi eve gelmediğimi hatırlıyorsundur. Aslında geldim. O gece Scully ile birşeyler içmeye çımıştık ve orada "onunla" karşılaştık. Carmen ile. Carmen Coyle, tanıyorsun değil mi? Okul yıllarında bir ara yakınlaşır gibi olmuştuk zaten. Uzun zaman geçmesine rağmen hala dikkatimi çekebildiğine inanamıyordum. İlgime karşılık bulunca da yanına gittim. Lafladık ve sonunda kendimi onu öperken buldum." Bir an susup onu süzdüm. Yüzünde pis bir sırıtma vardı ve sözümü bitirene kadar ses çıkarmadı. Ben de devam ettim.

" Gecenin bir yarısında onu alıp eve geldim. Neden böyle aptalca birşey yaptığımı inan bilmiyorum." Kahkaha atmaya başlamıştım. "Olabildiğince sessiz olmaya çalıştık ve sanırım başarılı da olduk. Sonra da onu eve bıraktım. Bunu söylediğime inanamıyorum ama fena halde etkilendim dostum." Böyle söyledim çünkü ben kolay tav olan bir adam değilimdir. Öyle olsaydım bile, hayatıma girecek olan kadın işmin öncelikli olduğunu bilmeliydi ki, bunu herkes kolayca kabullenemez.

Tyler'ın birşeyler söylemek isteyeceğinden emindim. Ne tepki vereceğini bilmek istiyordum bu yüzden soran gizlerle baktım ona
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Tyler'ın Odası
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Lilly'nin Odası
» Oturma Odası
» Meave'nin Odası
» Yemek Odası
» Trevor'ın Odası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
LeGiLiMeNCy - RPG :: Kingsley Malikanesi-
Buraya geçin: